"Devrimler yaşlanmaya başlayan kadınlara benzerler,
ne kadar makyaj yapsalar da yaşlanmaktan kurtulamazlar"
M. Duverger,
"Ya rabii Abbasilerin adaletinden Emevilerin şerrine sığınırız."
İslam tarihinde Emevilerin zulmünden bıkan halk, Abbasileri dört gözle kurtarıcı olarak beklerler,
Ancak Abbasiler iktidara geldiğinde öyle bir zulüm yaparlar ki,
Bu sefer şöyle derler,
Ya Rabbi Abbasilerin adaletinden Emevilerin şerrine sığınırız,
Evet devrimler genelde hep olumlu anlamda kullanılır,
Oysa kavram olumlu değildir,
ismi üzerimde devirmek, yıkmak, söküp atmak anlamlarına gelir vs
Yani doğası gereği katastrofiktir devrim kelimesi,.
Bir devrimin olumlu olabilmesi için yıktığı devirdiği şeyin yerine neyi ikame ettiğini,
neyi koyup değiştiğini sorgulamak, gerekir,
Örneğin bir evi yıkıp yerine en azından onun ayarında ya da onun epey üstüde iyi sağlam estetik değeri olan bir ev yapamamışsanız başarısız olmuşsunuz demektir,
Bu bağlamda sosyo politik düzlemde müesses bir düzeni yıkıp devirdikten sonra ondan daha adil daha çoğulcu daha insan merkezli sanat kültür değer ahlâk ilim bilim iş emek üreten adil bir gelir dağılımını önceleyen halkın özgür iradesine dayanan
siyasal bir sistem inşaa edememişseniz bu devrim başarısız yani katastrofik/yıkıcı, yabancılaştırıcı omuştur, öyle ki devrimin kendisi merkeze geldiğinde halktan kopmaya başlar faşist diktatör otoriter bir satatükoya dönüşerek kurduğu düzenin simgesi yeni putlar yeni kutsalllar yeni tabular üretmeye başlamıştır.
Artık devrim Fransız Sovyet vs Devrimlerinde olduğu gibi önce kendi evlatlarını yemeye onları dar ağacına göndermye başlayacaktır.
Tıpkı Fransız devrimin öncülerinden Saint Just, Roberspiere, Danton,
Rus Bolşevik devrimcilerden
Buharın, Lev Kamanev,
G. Zinoniev, Troçki vs gibi Bu bağlamda her devrim mutlaka olumlu sonuç vermez,
Bazen eski düzeni aratabilir tıpkı Irak ve Libya'daki gibi, evet bugün Suriye'de Faşist, işkenceci, şirkçi düzenin simgesi seküler putlar devrlidi, güzel oldu,
Naçizane severim İbrahim gibi putları devirmeyi.
Ancaaak Suriye'de esas imtihan şu olcak?
Yeni gelenler kendi iktidarlarının devamı için din İslam kisvesi altında tekrar Allah adına yeni soyut somut putlar mı dikecek? onlar adına halka, mazlumlara özellikle kadınlara baskı şiddet mi uygulaycak? Özgür seçimler olacak mı? Filistin ve İsrail'e sömürgeci emperyalizme ravırları ne olcak?
Adil bir bölüşüm ve yönetişim yapabilekler mi?Temel insan haklarını koruyabilecekler mi?Harun gelip Karun'a dönüşecekler mi?
Eski düzen tarafından sömürülen halk yeni düzenin ürettiği oligarklara tekrar ezdirilecek mi?
Mesele budur, tabelanın değişmesi değil.
Sonuç olarak,
İrak ve Libya halkının yeni gelenlerin adaletinden Saddamın Kaddafi'nin şerrine sığınırız dedikleri gibi Suriye'ye halkı islamcılarım adaletinden Esed'in şerrine sığınırız durumuna gelecekse
devrim yani yeni düzen başarısız ve katastrofik olmuştur.
Umarım böyle olmaz mazlum halklar kazanır
Dr. L. Özşahin
Dinler Tarihçisi/Siyaset Felsefecisi
FACEBOOK YORUMLAR