TBMM.de YAŞANAN ÜZÜCÜ OLAY !.
Öncelikle; şu sıkıntıyı Kamuoyu ile paylaşmak gereğini duyuyorum.....
1965 Milletvekili Genel Seçimleri sonrası süreç içinde; Ülkeyi Yöneten SİYASAL İKTİDAR; 1961 Anayasasının getirdiği Güçlü bir YARGI DENETİMİNDEN hep RAHATSIZ olmuştur....
Merhum DEMİREL; " Anayasa Mahkemesi ve Danıştay'ın verdiği KARARLARI...." Beğenmeyerek eleştirmiştir.
"Bu Anayasa ile Devlet Yönetilmez....Bir DANIŞTAY var...Hükümetin ve İdarenin aldığı KARARLARI İPTAL Ediyor...
Bir ANAYASA Mahkemesi var....TBMM.nn aldığı Kararları ve Kabul ettiği KANUNLARI İptal ediyor...."
O dönemlerde merhum Yazar ÇETİN ALTAN'ın ; "BORNOVA SAVCISI; Beni Dinleyin " başlıklı yazısından dolayı TBMM. Milletvekili DOKUNMAZLIĞINI, Kaldırdı. 15 GÜN içinde de Anayasa Düzenlemesi gereği; Anayasa Mahkemesi Bu KARARI İPTAL Etti...
Bir süre sonra TBMM. Seçim Yasasında Yapılan DEĞİŞİKLİĞİ Anayasa Mahkemesi " BARAJ ..." düzenlemesini İPTAL Etti...
O Dönem; TBMM.de bulunan HUKUKÇU Milletvekilleri; ANAYASA Mahkemesinin Kararına saygı duyarak; Yüksek Mahkeme yanında yer aldılar...
1961 Anayasası ve şimdiki Anayasa kısmen de olsa, DENETİMLİ BİR ANAYASADIR.
Yani; Anayasa Mahkemesi; TBMM.nin İstisnalar dışında ALDIĞI TÜM Kararları ve çıkardığı KANUNLARI ; Anayasa Hukuku Açısından önüne getirildiğinde denetler ve gerekirse de İPTAL EDER...
Danıştay ve İdare Mahkemeleri ise; Siyasal Yönetimin İstisnalar dışında aldığı Kararları-Kararnameleri-Dava yolu ile önüne getirildiğinde, Mevcut Hukuka Uygun olup olmadığını denetler. Gerekirse İPTAL eder...Yani İDARİ Kurumları uyarır...
Ben 1975 li yıllarda HUKUK ÖĞRENİMİ Görürken Bu konulardaki bilgilere sahip oldum...
Özellikle DANIŞTAY'ın verdiği merhum İSMAİL CEM'in TRT Genel Müdürlüğünden alınması Kararını İPTAL Etmesi....Ve getirdiği HUKUKSAL Tartışmalar...
ANAYASA Mahkemesin 1974 GENEL AF YASASININ Bazı Düzenlemeleri; Mahkumlar yönünden İPTAL ETMESİ olayı...Ve peşinden HUKUKSAL Tartışmalar...
Ve ANAYASA MAHKEMESİNİN; Anayasa Değişikliklerini hangi durumlarda, ESAS Yönden Denetleyip İPTAL Edebileceğini...
Yani okuyarak,, tartışarak ve karşılaştırarak HUKUKU öğrendim.
xxxxx
Ben DEMOKRASİYİ;
1966 yılı Eylül-Ekim ayları......Yerel Yönetim ve Kısmi C. Senatosu Seçimleri yapılacak. Bu sürecin içinde Siyasi partilerin çalışmaları... Adayların ve Partili Hatiplerin, Seçim Meydanlarında ki Konuşmaları...
Bu süreçte ; Kırşehir İLKÖĞRETMEN OKULUNDA Yatılı -Parasız öğrenciyim. KIRŞEHİR'de Meydanda ADALET PARTİSİ Genel Başkan Yardımcısı merhum TALAT ASAL Bey konuşuyor....Kalabalığa hitap ediyor...
" Muhterem KIRŞEHİRLİLER.....
Millet Bize İKTİDAR Görevini verdi ve İKTİDARIZ....Yarında MUHALEFET GÖREVİNİ Verir...İktidar kadar, MUHALEFETTE ŞEREFLİDİR...Şerefimizle Muhalefete kalırız. İKTİDARA YOL Gösteririz..."
Evet....Yıl 1966 Eylül-Ekim....
Ben, DEMOKRASİYİ ve İlkelerini o tarihte öğrendim....
DEMOKRASİNİN; kendin gibi düşünmeyenlere tahammül...Onlarla uyum...Ve gerektiğinde İŞBİRLİĞİ olduğunu...
Ama; dünkü TBMM. Toplantısında bu görüntüler yoktu...
xxxxxx
TBMM. dün saat 14.00 de toplandı...Ve Gündemi;
CEZAEVİNDE TUTUKLU MİLLETVEKİLİ AV. CAN ATALAY'in SERBEST KALMASI OLAYI....
Toplantı OLAĞANÜSTÜ bir Toplantı...Teamüller gereği olarak da; Oturumu; bir Mazereti yoksa; Bizzat TBMM. BAŞKANI Yönetir.
Hatta; Başkanvekillerinden nöbet gereği bakması gereken BAŞKAN VEKİLİN elinden bu görev alındı ve Eski ADALET BAKANLARINDAN , TBMM. Başkan Vekillerinden Sayın BEKİR BOZDAĞ'a verildi, TBMM. Başkanı tarafından...
xxxxxxx
Sayın BOZDAĞ Hukukçu yani fiilen Avukat....
MARAŞ Depremi sonrası; bir kısım Bakanlar ile sayın Cumhurbaşkanın da Katıldığı bir DEPREM Paneli toplantısına davet edildim... Sayın BOZDAĞ Adalet Bakanımız....İlk kez kendisi ile orada karşılaştık.
Kendisine;
" Deprem sonrası bir hayli SEÇMEN Konumunda olan YURTTAŞLARIMIZIN çevre illere ve ilçelere zorunlu olarak GÖÇ ettiklerini... Mart Ayı son Pazar günü Yapılacak olan CUMHURBAŞKANLIĞI ve YEREL Yönetim Seçimleri için de Memleketlerinde OY KULLANAMAYACAKLARINI...Bu Yurttaşlar için bulundukları İL SEÇİM-İLÇE Seçim Kurullarınca Ayrı bir SANDIK Oluşturulacak; OYLARINI Bu Sandıkta kullanmalarını ve TERK Etmek zorunda kaldıkları Yerleşim Yerlerine SONUÇLARINDA YURTDIŞI Örneğinde olduğu gibi, gönderilmesinin uygun olabileceğini..." ilettim...
Sayın BOZDAĞ; şiddetle de karşı çıktı..."Böyle bir Yasa ve düzenleme yoktur..." dedi...
Bende; daha önceki SEÇİMDE; YSK.nın Ani bir İLKE KARARI Aldığını...." MÜHÜRSÜZ ZARFLARI ve İÇİNDEKİ OYLARIN ; mevcut Yasal Düzenlemeye AYKIRI Olarak KABÜL Olduğunu...Ancak; YSK.nın hemen acilen böyle bir KARAR " alabileceğini söyledim...Şimdi de YSK.nın böyle bir KARAR Alabileceğini ilettim...
Sayın BOZDAĞ; " OLMAZ..."dedi...
xxxxxxxxxxxxxx
Bir Ğrup Sözcüsü Kürsüden konuşurken sataşma sonrası verilen cevap... Ve Hatibe Saldırı !....
Çok üzücü olan olay ise; TBMM.de İdari Görevli Milletvekili-sanırım eski Milli Futbolcu - ALPAY' ın Konuşma yapan MİLLETVEKİLİNE saldırısı... Ama; TBMM.de İdari Görevli bir Milletvekili ALPAY....Ve Saldırı Kavganın boyutları yanında uzaması...Bir Bayan Milletvekilinin yaralanması...TV: Kanallarından alenen Canlı yayın ile Halka sunuldu bu kavga ve hoş olmayan tartışmalı gelişmeler...
xxxxxxxx
Anayasanın 83. Maddesi; MİLLETVEKİLLERİ için " YASAMA DOKUNULMAZLIĞI..." düzenlemesini getirmiştir.
"...................
Seçimlerden önce veya sonra bir suç işlediği ileri sürülen bir milletvekili, Meclisin kararı olmadıkça tutulamaz, sorguya çekilemez, tutuklanamaz ve yargılanamaz. Ağır cezayı gerektiren suç üstü hali ve seçimden önce soruşturmasına başlanmış olmak kaydıyla Anayasanın 14 üncü maddesindeki durumlar bu hükmün dışındadır. Ancak, bu halde yetkili makam , durumu hemen ve doğrudan doğruya Türkiye Büyük Millet Meclisine bildirmek zorundadır.
Türkiye Büyük Millet Meclisi üyesi hakkında, seçimden önce veya sonra verilmiş bir ceza hükmünün yerine getirilmesi, üyelik sıfatının sona ermesine bırakılır, üyelik süresince zamanaşımı işlemez.
Tekrar seçilen milletvekili hakkında , soruşturma ve kovuşturma Meclisin yeniden dokunulmazlığını kaldırmasına bağlıdır.
Türkiye Büyük Millet Meclisindeki siyasi parti gruplarınca , yasama dokunulmazlığı ile ilgili görüşme yapılamaz ve karar alınamaz. "
Anayasanın getirdiği düzenleme gayet açıktır.
xxxxxxxxxxxx
Konumu Tartışılan Av. Milletvekili CAN ATALAY; Seçimlerde Aday olmuştur. YSK. Adaylığı Konusunda bir takıntı ve sakınca görmemiş-tir. Halk tarafından da Milletvekili Seçilmiştir.
Seçimden sonra bir sorun varsa; YSK, Mazbata düzenlemez.
Sanırım; SEÇİMDEN Sonra; Can ATALAY Hakkındaki Karar Yargıtay ilgili CEZA DAİRESİNCE de ONANMIŞ...
Bu Safhadan sonra Karar TBMM.nindir. Mazbatasını alıp; MİLLETVEKİLİ Olan Kişi CEZAEVİNDE Tutulamaz. Cezanın İnfazı bir sonraki seçim sürecinin başında işleme girer.
Av. CAN ATALAY'ın konumu epeyce de tartışıldı. Konu Yargıya Taşındı...YARGITAY İlgili Ceza Dairesi; Milletvekili Olamayacağını....
ANAYASA MAHKEMESİ; HAK İHLALİ Olduğuna karar verdi...
xxxxxxx
TBMM. Yargı Organlarının verdiği Kararlar için bir DENETİM Mercii değildir. TBMM. ancak; Çıkaracağı Genel-Özel AF ile Mahkeme Kararlarını kaldırabilir.
MAHKEMELERİN Verdiği İDAM CEZALARI Kararlarını Yerinde görüp ONAYLAMADIĞI sürece de ; BU CEZA İNFAZ Edilemez...
Cumhurbaşkanı bazı nedenlerle Özel bir AF ile vereceği Karar ile belirli Kişilerin CEZALARININ İNFAZINI AF edebilir.
Bunun Dışında; Yürütmenin ve TBMM.nin Mahkeme Kararları ile ilgili bit Tasarruf yetkisi de yoktur.
Yani ; gerek, TBMM.nin ve Gerekse Cumhurbaşkanın MAHKEME Kararları üzerinde bir Tasarruf yetkileri de yoktur.
xxxxx
TBMM.nin Bugünkü Toplantısı OLAĞANÜSTÜ Bir TOPLANTI idi. TBMM Başkanı Sayın NUMAN KURTULMUŞLU Beyin yönetmesi kendisine verilmiş bir görevdir.
Yine; Proğram ve yapılan Görevlendirme Gereği Görevde; olması gereken Başkanvekilinin yerine de ;Başkanvekili Sayın Bekir BOZDAĞ'ın da değil...
Aslında Toplantı Olağan bir toplantı değil; Olağanüstü bir Toplantı; Sayın Başkan NUMAN Beyin Yönetmesi daha uygun olurdu.
Her neyse de....Halkın Oyu ile SEÇİLMİŞ Bir MİLLETVEKİLİNİN CEZAEVİNDE TUTULMASI... 1958 Yılında; Merhum OSMAN BÖLÜKBAŞI Kırşehir Halkı tarafından MİLLETVEKİLİ seçildi ve hemene Tahliye edildi...
Sıkıntı buradan gelmektedir...
Saygı ile...