ANKARA ve İSTANBUL BELEDİYELERİNDE DENETİM...

Turan ATEŞ turanates@hotmail.com



      A- Belediyeler; 1961 Anayasasının 116. Maddesince bir Anayasal Düzenleme ile oluşmuştur.
      Madde metni aynen;
      " b) Mahalli idareler.
       MADDE 116-Mahalli idareler, il, belediye veya  köy halkının  müşterek mahalli  ihtiyaçlarını karşılayan ve genel karar organları halk tarafından seçilen kamu tüzel kişileridir.
      Mahalli idarelerin  seçimleri, kanunun zamanlarda  ve 55. maddedeki esaslara göre  yapılır.
      Mahalli idarelerin  seçilmiş organlarının organlık sıfatını kazanma  ve kaybetmeleri konusundaki denetim, ancak yargı yolu ile olur.
       Mahalli idarelerin kuruluşları, kendi aralarında  birlik kurmaları, görevleri,  yetkileri, maliye ve kolluk işleri ve merkezi idare ile  karşılıklı bağ ve ilgileri kanunla düzenlenir. bu idarelere, görevleri ile orantılı gelir kaynakları sağlanır. "
       B- 1982 Anayasasının 127. Maddesi düzenleme getirmiştir.
       Madde metni aynen;
      " 2. Mahalli idareler
       MADDE  127. Mahalli idareler ; il, belediye veya köy halkının mahalli müşterek  ihtiyaçlarını karşılamak üzere kuruluş esasları  kanunla  belirtilen ve karar organları, gene kanunda  gösterilen, seçmenler tarafından seçilerek oluşturulan kamu tüzel kişileridir.
       Mahalli idarelerin kuruluş ve görevleri ile yetkileri, yerinde yönetim ilkesine  uygun olarak kanunla düzenlenir.
       Mahalli idarelerin seçimleri, 67.inci maddedeki esaslara göre beş yılda bir yapılır. Kanun büyük yerleşim merkezleri için  özel yönetim biçimleri getirebilir.
      Mahalli idarelerin seçilmiş organlarının, organlık sıfatını kazan-malarına ilişkin itirazların çözümü ve  kaybetmeleri konusundaki denetim yargı yolu ile olur. Ancak, görevleri ile ilgili bir suç sebebi ile  hakkında soruşturma veya kovuşturma  açılan mahalli idare organları veya  bu organların üyeleri, İçişleri Bakanı  geçici bir tedbir olarak, kesin hükme kadar uzaklaştırabilir.
     Merkezi idare, mahalli idareler üzerinde, mahalli hizmetlerin idarenin bütünlüğü ilkesine  uygun şekilde yürütülmesi, kamu görevlerinde birliğin sağlanması, toplum yararının korunması ve mahalli ihtiyaçların gereği gibi kullanılması amacıyla, kanunda belirtilen esas ve usuller  dairesinde  idari vesayet yetkisine sahiptir.
       Mahalli idarelerin belirli kamu hizmetlerinin görülmesi amacı ile, kendi aralarında Cumhurbaşkanın  izni ile birlik kurmaları, görev-leri, yetkileri, maliye ve kolluk işleri ve merkezi idare ile  karşılıklı bağ ve  ilgileri kanunla düzenlenir. Bu idareler, görevleri ile orantılı gelir kaynakları sağlanır. "
      Şeklindedir.
      Her iki Anayasamız; Mahalli İdarelerle ilgili olarak getirdikleri düzenlemeler  arasında azda olsa farklı ve önceki, 1961 Anayasasın-daki düzenleme, Belediyeler aleyhine bir  düzenlemeler yapılmıştır. Yani azda olsa; BELEDİYELERİN ÖZERKLİĞİNE Sınırlandırma getir-miştir.
                        xxxxxxxxxxxxxx
     YEREL-Mahalli -YÖNETİM olan ve Yönetimini Mahalli Halkın belirlediği ve azda olsa özerk bir yönetim getirilmiştir.
     YEREL YÖNETİM olan BELEDİYEYİ, Bana tanımlayınız sorusu sorulsa....
     Ben; BELEDİYEYİ; " ŞEHRİN ANNESİ..." OLARAK TANIMLARIM..."
    1975 li yıllar...Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesinde Öğrenci-yim... Merhum VEDAT DALOKAY, Ankara Belediye Başkanı...İlkokul 4.veya 5. sınıf öğrencileri Belediyeyi öğretmenleri rehberliğinde ziyaret ederler...Belediye hakkında da Başkan DALOKAY'dan da görüş alırlar.
      Merhum DALOKAY, Küçük ilkokul çağındaki çocuklara;                                 
          " ANNENİZ, Evinizde ne iş yapar? " sorusunu yönetir.
      Mini mini çocuklar annelerinin yemek yapmak, evin temizliği ve tüm düzenini belirlemek ve devam ettirmek uğraşısı içinde olduğunu..." söylerler.
      Merhum DALOKAY; "İşte Bizde Şehre bunları yapıyoruz..." diyor...
      Küçük bir Çocuğumuzda; merhum Başkan DALOKAY'a;                            
       " AMCA...SEN ŞEHRİN ANNESİ Mİ oluyorsun?..." 
      Sorusunu yönetir.
      İşte BELEDİYELER; o küçük Yavrumuzun  beyanında geçtiği üzere; BELEDİYELER  ŞEHRİN ANNESİDİR...Çünkü, şehrin düzeni, temizliği, yoksullara yemek ikramı, şehrin ulaşım işi, aydınlatılması..." gibi işlerin yürütülmesi Belediyelerin görevidir.
     Evet...Belediyelerimiz bir Kamu Kurumudur. Başkan ve Meclisini, bölge halkı seçim ile belirler.
                    xxxxxxxxxxxxx
     1961 Anayasasındaki  Belediyeler ile 1982 Anayasasındaki Bele-diyelerle  ilgili  ANAYASAL  Düzenlemeyi açıklamaya çalıştım. Kapsamlı düzenle olan BELEDİYER KANUNU ve Ek Yasal düzenleme-leridir.
      Mahalli İdare olan ve Yönetimini de  Yöre Halkının belirlediği bir Anayasal Kurum olan Belediyelerimiz Yöre halkına hizmet veren bir kurumdur.
     Yaptığı ve yapacağı İŞLER,HİZMETLER ve HARCAMALARI Yönün-den de sıkı bir İDARİ ve YARGISAL Denetime de açık tutulmalıdır.
                                          xxxxxx
       Belediye Yönetimleri;  Halk Oyu ile gelirler ve Halk Oyu - ile de giderler. Yani SEÇİM Usulü...
      Kesinleşen ve Memuriyete engel bir suçtan Mahkum olan Kişide BAŞKANLIĞI da  Bırakır. Ayrılmadığı takdirde de  Yasaların gereği yapılır.
      Yalnız; yukarıda da açıklandığı gibi; MERKEZİ İDARE, Mahalli İdare üzerinde,  mahalli hizmetlerin  İDARENİN Bütünlüğü üzerinde yürütülmesi gerekir. Toplum yararının sağlanması gerekir. Yine mahalli  İhtiyaçların da  gerektiği şekilde yapılması gerekir. Bu hususlar gereği gibi yerine getirilmez ise; İDARE İDARİ VESAYET Yetkisini kullanabilmektedir.
       SİYASAL Yönetimler; Anayasanın bu düzenlemesini Siyasi amaçlı olarak kullanmamaları gerekir. Ancak; bu uygulamada Bölgesel  ve Siyasi Ekoller öne çıkmaktadır. Bu Uygulama Muhalefet Partisi men-subu  BELEDİYE Başkanları için fazlaca uygulanmaktadır.
       Belediye Başkanlarının İdare-Cumhurbaşkanınca Görevden Alınması işlemine karşı İDARİ Yargıya gidilebilir. 
      1975 li Yıllarındaki  yaşanan Ankara Belediye Başkanı merhum VEDAT DALOKAY olayı...
     Danıştay 11. Dairesi ; Görevden alma işleminin YÜRTÜTMESİNİ durdurdu.
                xxxxxxxxxxx
     Bu iki anakentimizin Büyükşehir Belediyelerle  ilgili olarak da SORUŞTURMALARIN Altında  ne çıkacaktır? Çünkü Kamuoyu; Başkanların alınacağı ve Kayyım Görevlendirileceği söylenti ve endişeleri ile sallanmaktadır.
     Şunu Kabül etmemiz gerekir ki;                                                                                         
          "SEÇİM İLE GELEN; SEÇİM ile de GİDER..."
      Çünkü DEMOKRASİN Temeli ve temelindeki özü de SEÇİM-Sandıktır...
     Merhum DEMİREL, İstifaya davet edildiğinde ;                                                                
        "  Beni, bulunduğum yere  Millet getirdi ve gerektiğinde de MİLLET Götürür..."diyordu...
      Demokrasinin özü SANDIKTIR... Ama; Dürüstçe yapılan bir SEÇİM  Demokrasinin de özüdür.
                              xxxx
      Sonuç olarak; Çağdaş bir Anayasa olan- Çünkü Toplumunun her kademesinde oluşturulan  Görevlilerce -KURUCU MECLİS - tarafın-dan  hazırlanan 1961  Anayasasına  böyle yetki için  düzenleme getirerek; hazırlanan bir Anayasadır.
       1982 Anayasası tartışmalı ve Çağdaş Bilim Adamlarından uzak durularak  hazırlanan bir Anayasadır. 1982 Anayasası kendi içinde çelişkili bir  Anayasadır.
       Seçilen Kişileri; Ancak YARGI GÖREVİNE Bir Karar sonrası ile son verebilir.
      Eğer ki; İstanbul ve Ankara Belediye Başkanları görevden alınır ve yerine de; BELEDİYE MECLİSİNCE Seçim yapılarak;  Başkan Vekili belirlenmezse; Demokrasimiz sıkıntılar yaşar...
      Çünkü; Belediye Meclislerinde oluşan boşalmaları; BELEDİYE Meclisi SEÇİM ile oldurur...İdarenin MECLS Dışı bir   bürokratı ile KAYYIM olarak Belediye Başkanlık Makamı doldurulamaz...
      Saygı ile...