TÜRKİYE TARIM ÜLKESİ DEĞİL
Köylü toplum olduğumuz için, tarımsal üretimi önemsiyoruz. Üretim denilince aklımıza buğday-fasulya-mısır üretimi geliyor.
Tarımsal ürünler ile sanayi ürünleri ticareti yapıldığı zaman, sanayi ürünü üreten taraf katma değerin çoğunu alır. Örneğin, bir cep telefonu verir, bir köyün buğdayını elinden alır. Otomobil satar, 200 dönüm fındık bahçesinin katma değerini alır.
Bu ekonomik kural, hem ulusal hem de uluslararsı ekonmide geçerlidir. Ülke içerisindeki sanayi bölgeleri, tarımsal ürün üreten bölgelerin ekonomik artıklarını elinden alır. Bununla da yetinmez, yetişmiş iş gücünü kendine çeker. Toplum sanayileştikçe, emek talebi artar. Köylerden sanayi bölgelerine doğru emek akımı başlar.
Türkiye çok hızlı bir sanayileşme sürecine girdi. Bu durum ihracat ve ithalat rakamlarında görüyoruz.
Türkiye ithalatının yüzde 35 lik kısmı tarımsal ürünlerden oluşuyor. Demek ki Türkiyenin toplam ithalatının üçte birinden fazlası tarımsal ürünlerden oluşuyor. En çok ekmeklik buğday ithal ediyoruz. Onu soya fasulyesi takip ediyor. Ham yağlar var. Arpa ithalatı da var.
İhracata bakıyoruz, yüzde 93 oranında yedek parça ve makine ihracatımız var. Diğer bir ifadeyle sanayi ürünü ihraç ediyoruz. Balıkçılık dahil tarımsal ürün ihracatımız yüzde 5 civarında.
Bu rakamlar Türkiyenin sanayi toplumu olduğunu gösteriyor.
Sorun şudur;
1. Toplum sanayileştikçe, ulusal hasıla içerisinde tarımsal ürünün oransal değeri, sanayi ürününe göre düşer. Nitekim, ülkemizde gayrisafi milli hasıla içerisinde tarımsal ürünlerin değeri yüzde 5 civarında ve sürekli azalıyor.
2. Toplum sanayileştikçe, ücret artar. Çünkü, emeğin verimi sanayi üretiminde yüksektir. Sanayide artan ücretler, tarımsal kesime yansır. Ücret yükseldiği zaman, toprak rantı düşüyor. Topraktan para kazanmak zorlaşıyor.
3. Sanayi kesiminde ücretlerin yükselmesi, emek akımına neden olur. Köyler boşalır, sanayi bölgeleri büyür.
4. Tarımsal kesimde yapılan tasarruflar bankalar kanalıyla, sanayi bölgelerine taşınır.
5. Toplum sanayileştikçe, yöresel gelişmişlik farkı, gözle görülür hale gelir.
Sonuç;
Türkiye çok hızlı bir sanayileşme süreci yaşıyor. Sanayileşmenin getirdiği, sosyal sorunlar insanları rahatsız edici boyuta ulaştı. Zira, ekonomik gelişme, sosyolojik yapıda kırılmalara neden oluyor.
Şinasi Kara