TRUMP NETENYAHU GÖRÜŞMESİ
Büyük Ortadoğu Projesinin paydaşları ABD, İngiltere ve İsrail'dir. Dikkat edilirse İngiltere hiç ortada görünmemektedir. Ancak her yerde vardır. Hernekadar Projenin başında ABD görünüyor olsa bile, en büyük faydayı İsrail sağlamaktadır. Çünkü bu Projenin diğer bir adı "Büyük İsrail Devletini Kurma Projesidir". Türkiye'de Projenin hedef ülkeleri arasındadır. Erdoğan'ın eşbaşkan olması, Türkiye'nin Projeden zarar görmesini önlemeye yeterli değildir. Gelinen aşamada sıra, yıllardır izlenmekte olan mezhep eksenli politikaların bedelinin ödenmesine gelmiştir. Suriye sürecinin sonunda, ABD, İngiltere, İsrail ve Kürtler kazanan tarafta, Rusya ve Türkiye kaybeden tarafta yer almışlardır. Zaman ilerledikçe böyle olduğu daha net anlaşılacaktır.
Trump-Netenyahu görüşmesinin orijinal İngilizce görüntülerini izleyipte, bir Türk Vatandaşı olarak üzülmemek mümkün değildir. Netenyahu Türkiye ile iyi komşuluk ilişkilerinden söz etmektedir. Anlaşılan Suriye diye bir devletin varlığını kabul etmemektedir. Türkiye'nin en kısa zamanda Suriye topraklarını terk etmesini istemektedir. Suriye de Türkiye ile savaşmak istemediklerini, bu konuda çatışmanın önlenmesi için, Trump'dan yardım istemiştir. Trump'ın kameralar önünde yapmış olduğu açıklamalar diplomasiden uzak, sokak ağzı ile yapılmış açıklamalardır.
Trump bir önceki görüşmelerinde, Ortadoğu haritasını yeniden çizmek istiyorum, kalemim Netenyahu'dur demişti. Bu defa, Erdoğan adındaki adam ile ilişkilerim iyidir, aranızdaki sorunları sizinde uygun göreceğiniz şekilde çözerim demiştir. Rahip Bronson olayını hatırlatarak, serbest bırakılmasını istedim bıraktı diye hatırlatma yapmıştır. O dönemde de diplomatik üsluptan uzak bir mektup yazarak, aptal olma diye nezaket dışı bir ifade kullanmıştır. Erdoğan'ı bazı dosyalarla tehdit edeceğini ima etmiştir. Şimdi övgü dolu sözlerinin perde gerisinde yine tehdit iması bulunmaktadır.
Bilindiği gibi Trump, Ukrayna Devlet Başkanı Zelensky ile basın önünde diplomatik terbiye sınırlarını aşan bir tartışmaya girmişti. Zelensky Beyaz Saray'ı terketmiş, daha sonra aracılar vasıtası ile, maden anlaşmasını imzalamaya razı olmuştu. Emperyalist devletlerin liderleri, üstenci tavırlarıyla, güçsüz devletlerin liderlerini basın önünde ezmektedirler. Yakın zamanda Erdoğan ABD'ye giderek, muhtemelen Trump ile görüşecektir. Görüşme öncesinde ABD tarafından çözülmesi istenen S-400 sorununun halledilmesi gerekir. Suriye üzerinde İsrail ile yaşanmakta olan sıkıntılara çözüm getirilmelidir. Aksi takdirde Erdoğan-Trump arasında, Zelensky sorunu benzeri bir sıkıntı yaşanması mümkündür.
Türkiye geçmişte devletten devlete ilişkiker çerçevesinde yürütmüş olduğu dış politikayı, liderlerin dostlukları seviyesine indirmekle ciddi diplomasi yanlışı yapmıştır. Dostum Trump, dostum Putin dış politika tarzının sakıncaları yaşanarak görülmüştür. Türkiye dış politikada tekrar fabrika ayarlarına dönmelidir. Saraydaki dışpolitika kurulları ile Dışişleri Bakanlığı arasında yaşanan yetki kargaşası dış politikaya zarar vermektedir. Son yıllarda Büükelçiliklere yapılan liyakatsız atamalar da dış politikada sıkıntılara neden olmuştur. Özellikle Ortadoğu da, mezhep eksenli dış politikadan vaz geçilerek, Milli menfaatler doğrultusunda politikalara dönülmelidir.